Grup Doğuma Hazırlık Ve Nefes Çalışmaları Eğitimi

Ebehane’de alanında uzman ebeler tarafından düzenlenen bu program, doğum şekli ne olursa olsun, doğumun kendi başlamasının ve aile bağının en başından itibaren doğru şekilde kurulmasının ve kutlanası bir hikâye olarak anılmasının önemini içermektedir.

Kanıta dayalı tıp bilgisi eşliğinde, uluslararası standartlarda hazırlanmış ve anne, babalara doğum öncesi, doğum ve doğum sonrasına dair daha olumlu deneyimler yaşamaları için interaktif bir program olarak oluşturulmuştur.

Doğum genel olarak kadının bedeninin yaptığı fizyolojik bir eylem gibi görünmesine rağmen ülkemizdeki durum tam tersine dünyada sezaryen oranı konusunda ilk sıralardadır. Oysaki Dünya Sağlık Örgütü’ne (WHO) göre sezaryen oranı %15 olmalıdır. Bu da demek oluyor ki, doğum sadece fizyolojik değil ancak hem psikolojik hem de zihinsel bir süreçtir.

Günümüzde bu mucizevi ve kutlanması gereken deneyime, daha çok negatif yaklaşılmaktadır. Kadınlar neden doğum ile ilgili negatif tecrübeler yaşamaktadır? Peki ya gerçek ne?

Bir bebeğin doğumuyla birlikte birde aile doğar. Bebeğiniz anne rahmine düşüğü andan itibaren, dünyaya nasıl geleceğini biliyor. Ancak bizler bunu bir şekilde unuttuk. İçgüdüsel olan bu süreç, bilinmeyenler, yanlış bilinenler ve hastanelerde yapılan rutin müdahalelerle birlikte yerini, ne yazık ki, korkulu ve acılı bir sürece bırakmaktadır.

Kadın bedeninin doğumu yaparken desteklenmeye ve korunmaya ihtiyacı vardır. Bu nedenle, anne ve babanın, hamileliğin en erken dönemlerinde doğum süreci hakkında yeterince bilgi ve uygulamaya sahip olması gerekmektedir.